Hakkımızda
Merhabalar kıymetli okuyucumuz!An itibariyle bu fani hayatta sonsuz seçeneğin varken bu yazıyı okumaya karar verdiğin için sana teşekkürü bir borç bilmekle birlikte borçlu kalmayı hiç sevmediğim için görevimi icra ediyor ve ‘’Teşekkür ediyorum’’.
Sana derneğimiz hakkında kısa bir bilgi vermek isterim. Dernek ismimizden başlamak gerekirse; bildiğiniz üzere meşveret; yapılacak işler hususunda, ehil olan kişilere danışmak, onlardan görüş almaktır. İstişare ve müşavere kelimeleri de aynı anlamda kullanılır. Genel olarak, danışma, konuşup anlaşma, bir mevzuu görüşüp karara bağlama olarak tarif edilebilir. Hattı zatında derneğimizin gayesi bütün bu yazılanları kapsıyor diyebiliriz.
Diğer taraftan derneğimizin varoluş amacı toplumun; sosyal, kültürel, eğitim, alanlarında çalışmalar yürütmek, cemiyetin uyanmasına katkı sağlayarak, hayalleri ve bu hayaller çerçevesinde hedefleri olan, hayatı denge üzerinde kurgulamış, pratik düşünebilen, istişareyi şiar edinmiş bireyler yetişmesinde katkıda bulunmayı sağlamaktır.
Diğer taraftan derneğimizin varoluş amacı toplumun; sosyal, kültürel, eğitim, alanlarında çalışmalar yürütmek, cemiyetin uyanmasına katkı sağlayarak, hayalleri ve bu hayaller çerçevesinde hedefleri olan, hayatı denge üzerinde kurgulamış, pratik düşünebilen, istişareyi şiar edinmiş bireyler yetişmesinde katkıda bulunmayı sağlamaktır.
Bu gaye çerçevesinde yapacak olduğumuz çalışmalara sizlerin de fiziki ve manevi katkılarınızı mutlaka bekliyorum. Bu katkılarınızın içinde çoğunlukla sizin haricinizde maddi ve nakti şeyler yok. Çünkü derneğimizi kurarken kişilerden ciddi bir maddi beklentimiz olmayacağına dair istişare ettik. Belki siz de parasız birşeylerin olmayacağını düşünenlerdensiniz lakin bizlerde iddia ediyoruz ki, günümüzde güç=bilgidir. Parasız pekiala yaşayabilirsiniz ama yaşamayı bilmiyorsanız paranız olsa dahi yaşayamazsınız. Velhasıl bizler muhasır (kuşatan) medeniyet(ler) seviyesinde olabilmenin temelinin de bilmek (muhasırı, medeniyeti bilmek) olduğuna inananlardanız. Hani Mevlana diyor ya ‘‘insan giyimine göre karşılanır bilgisine göre ağırlanır’’. Bizler cemiyet tarafından şaşalı şekilde karşılanmak değil, milli ve yerli olmanın ne demek olduğunun bilincine varmış fertler olarak ağırlanmak niyetindeyiz.
Sözümüzü toparlayıp hülasa ederken diyoruz ki, kendi kendine konuşmak delilik değil meşverettir. Bu sözün manası ne mi? El cevap; istisnasız söyleyebiliriz ki bireyin en önemli ihtiyacı kendini bilmesi ve kendisiyle sağlıklı bir iletişim içerisinde olmasıdır. Bu, kati suretle gereklidir. Kendini tanımayan bir başkasını kesinlikle okuyamaz. Neticesinde bilemez ve anlayamaz. Bundan dolayı diyoruz ki bireyin kendisi ile iletişiminde sorunlar var ise kendisiyle oturup meşveret etmesi gerekir. Bu kendini okumaya başlamanın ilk adımıdır. Zaten inandığımız İslamiyet ‘’İKRA‘’ yani ‘‘OKU’’ kelimesi ile başlatmadı mı? Başlangıç bu kelimeyle bitti, ve sonun başlangıcı bu kelimeyle başlamış oldu.
Bizler de kurmuş olduğumuz Meşveret Derneği vasıtası ile kendimizi okumya, bir başkasını okumya, ait olduğumuz cemiyeti (yahut medeniyeti) okumaya, inandığımız dini okumaya ve karşılıklı sağlam temellere oturttuğumuz ortak hayallemizi okumaya niyetlendik. Niyet hayır, akıbet hayır.
Abdullah Karali / Ocak 2017
Bizler de kurmuş olduğumuz Meşveret Derneği vasıtası ile kendimizi okumya, bir başkasını okumya, ait olduğumuz cemiyeti (yahut medeniyeti) okumaya, inandığımız dini okumaya ve karşılıklı sağlam temellere oturttuğumuz ortak hayallemizi okumaya niyetlendik. Niyet hayır, akıbet hayır.
Abdullah Karali / Ocak 2017